merhaba,
Harvey Edilia'nın peşine "ne istiyorsan onu yap" demiş ya, biz atölyeciler de bundan sonra göreceli olarak ne istiyorsak onu yapacagız.
böyle diyorum, cunku sevgili irem ve pelin'in hepiniz hakkında tek tek verdikleri kıymetli yorumları alıp başka bir noktaya taşıyabilecek olan ancak sizlersiniz.
gönlüm bundan yana açıkçası -emre'ye demekten kendimi alıkoyamadım da zaten- bana kalsa yazın da devam ederim sizlerle, ama sanırım ben çok sabırlı birisiyim ve bu işi çok seviyorum.
sizleri de göreceğiz hep beraber zaman içinde.
teslimlere gelince, hemen baştan diyeyim, irem ve pelin'in tüm yorumlarına istisnasız katılıyorum, yorum yaparken sizin de farketmiş olacağınız gelişmiş çalışmadan aza olan sıralamayı ben de yapıvermiştim çalışmanızı incelerken -ikisi arasında çok küçük bir fark var, belli belirsiz, benimki de öyle.
açıkçası süreç boyunca konuştugumuz, finalde dediklerim ve ara gösterimlerde söylediklerim üstüne diyecegim ne var dersek, diyeceklerim daha çok öteye dönük olacak;
emre; vaziyet planındaki genel yerleşimi 3. boyutta da düşünmen iyi olur. plandaki akışkanlık, seka'nın rasyonel hacimleri ile nasıl duruyor? mekan düzenlemeleri ve kabukları arasındaki inorganik durum çok sırıtıyor. mekan çözümlemesine dair detaya dönük çaban gelişse güzel olur. aslında sürecine bakınca bu heyecanı sürdüreceğini düşünüyorum. kesinlikle gaz vermiyorum, gerçek düşüncem bu.
sinan; tünel kalıbın sınırlarını nereye kadar zorlamak mümkün acaba? bunu statik uzmanlarına sorsan ve zorlasan. belki düşeyde bazı boşluklar yaratıp kesitlerini daha akıcı hale getirebilirsin. genel plan ve kat planlarındaki arayışın iyi ama ham. tarım faaliyetini biraz daha irdelemen mümkün, mesela; http://www.archdaily.com/231844/the-plant-an-old-chicago-factory-is-converted-into-a-no-waste-food-factory/?utm_source=ArchDaily+List&utm_campaign=f23cc479dd-RSS_EMAIL_CAMPAIGN&utm_medium=email
ilginç bir çalışma. bunun gibi var başkaları da. aslında dünyanın bir yerlerinde bizim çerçevelerimiz dışında birşeyler yaşayanlar var; mesela: http://www.mimarizm.com/Diger/YaziciyaGonder.aspx?Type=Makale&ID=2062 bulmalı, bakmalı sinan, kendine böyle geliştirici bir yol açacağına inanıyorum.
yeşim; maket çalışması üzerinden düşünmeye devam etmelisin kesinlikle. irem ve pelin'in dediklerini geliştirmen eminim seni de mutlu edecektir. dünya görüşüne dair mesleki işlere de kafa yormalısın. minimum mimarlık, sosyal sorumluluk projeleri... iyi açılımlar.
fatma; kıyıdaki durumun çok büyük bir potansiyeli var. kullanım çeşitliliği de olabilecek şekilde mekansal kurgunu geliştirmen keyifli olur. balıkçıların hiç mimar eli değmeden kıyıda yaptıkları her derme çatma strüktür, aynı gecekondular gibi zamana yayılmış, kendiliğinden ve bir sürü amaca dönük. irem'in dedigi gibi biraz yakından bakman iyi olur.
gökhan; irem'in dedigi tüm eksikler hakkında ne düşündüğü, neler yapabileceğini ben de merak ettim, ya sen?
aylin; cuma gunu demiştim diyeceklerimi aslında, jürideki her eleştireye yönelik tam türk kafası bir cinlik uydurup (ıslak hacimi gereksiz kılan son dakika golü giysi, bedensel atıktan nasıl dönüştüğü ve mekansal karşılığının nasıl olduguna dair bir fikrimizin olmadığı biyoyakıt elde etme sistemi, bunun ısıtma sistemi (herhalde bu mühendislerin falan işi), havada hegomonik olarak kendiliğinden dolaşan üst örtü vs. neyse derler ya eskiler, yediğin içtiğin senin olsun, bize gördüklerini anlat, bakarsın bir gün....
salih; umarım zamanını ayırdıgın diğer işler sana buradan daha çok katkı sağlıyordur.
benden de simdilik bu kadar
irem ve pelin'in görüşlerini de değerlendirip bir iki saat içinde de "emek kredilerinizi" bildiririm.
verimli bir yaz dilerim
düşünceleriniz için teşekkür ediyorum.Gönderdiğiniz linklere bakıyorum şu anda.son yaptıım teslime gelince özellikle kesitler de fazlaca sorun olduğunun farkındaım.bunun sebebi de bi önceki teslimden sonra üzerine fazla kafa yoramamamdan kaynaanıyor olabilir.atölye sürecini de değerlendirecek olursak özellikle benim açımdan başlangıçta heyecan duyduğum zaman geçtikçe de heyecanlandıım son zamanlara doğru özellikle edilia çalışırken sıkıntılandığım bir süreç oldu.bu sıkıntının sebebini dönemin yoğun olması birinci sebebi ikinciside edilianın içerdiği konuydu.çünkü bugüne kadar karşılaşmadıım bir yaşantı (bu fiili olarak yada sözde de olsa)tarzı..ama sonradan çoğu şeyin olabilitesi düşünmek ve kendimle çoğu konuda karşılaşmak bu proje olsun kendi yaşantım olsun gayet benimsenesi bir durum aldı bende.bu çelişkileri yaşadıktan sonra özellikle final tesliminden sonraki süreç daha verimli geçti diyebilrim.şunuda belitmek istiyorum dönem içinde "bir konu seçseydik de (atölye tasarımı,bağ evi,dağ evi vs vs)yapıp geçseydikle bu proje arasındanın çelişkilerini de yaşadım.neyse bütün bunların sonunda ulaştıımz nokta gayet güzel die düşünüorum.(eksik yanları var tabi...)
YanıtlaSilbu arada irem hocaya,peline de katkılarından dolayı teşekkür ederim :)
YanıtlaSilÖncelikle pradasha; pradashaları edilia yasantısının temeli olarak görüyorum pradasha üzerine kafa yormadan edilia yasantısındaki tüm yaşam alanlarını birbirbiriyle daha üst ölçekte ilişkiye girdireceğimi ve edilia daki yasam kurgusunu tam anlamıyla tartısdıgımız dünyaya parelel olarak tasarlayamacağımı düşündüğümden,pradashalardan düşünmeye baslamak istedim bu dünyayı oluşturmaya çalışırken.Pradashalar edilia yasamının embriyosu konumunda olduğundan ve aslında edilia daki tüm yasamın pradashlardan baslıyor olması ve birey olmanın niteliklerini burada kazanıcak olan cocukların gereksinimleri,istekleri,gelişim düzeyleri,her alandaki paylasım konusu,üretim ve tüketim deki birlik ve ortak mülkiyet hakkı, bunların herbiri biri birer girdi konumunda ve tasarlamaya çalıştığımız bu alanda tüm bu girdilerin biribirine kenetli durumda olması durumunu çok irdelediğimden bu alandaki oluturmak istedğim yasamı ayrıntılarıyla olusturmak isteğimden ve tam anlamıyla tüm konustuklarımıza ve kendi düşüncelerim etrafında düşündüğüme en yakın fiziksel karsılıklarının olusması çok farklı bir atölye süreci geçirmek,olağan dısında farklı bir yasam tarzının mekanlarını mimar olaraki irdeleyerek kendi adıma farklı bakış açısı kazandırdığını düşünüyorum tüm bu süreçte.Geçirdiğimz atölye süreci kendi adıma çok farklı bir atölye süreciydi olağan dısındaki düşüncelerimiz tartıstığımız konular bizden istenenler ve atölye sürecinin yoğunluğunu düşündüğümde gerçekten verimli bir atölye süreci gecirdiğimizi düşünüyorum eksikliklerimiz olsada..
YanıtlaSilsinan ve gökhan,
YanıtlaSilyorumlanız için tesekkurler,
daha önce de dedigim gibi devam etmenizi isterim bu çalışmaya.
buradayım hala....
bu arada değerlendirmeleri mail ile yollayacagım.